Haber

Faiz Oranlarının Düştüğünü Biliyorduk: Mortgage Faiz Oranlarını Duyduğunuzda Kulaklarınıza İnanamayacaksınız

Eylül 2021’den bu yana ekonomi ekseninde başlayan ve daha sonra derinden güncel hayata yayılan bir faiz tartışması sürüyor. Merkez Bankası’nın faiz indirimi yaptığı dönemde bu oranın bankaların fonlaması olduğunu artık öğrenmiş olduk. Bankaların verdiği kredilerde faiz oranlarının düşmesi beklenirken, piyasaya yapılan bazı müdahaleler veya süreç istenildiği gibi gitmediğinde alınan tedbirlerle de şu söylenebilir; Piyasadaki faiz oranları da bir miktar düştü. Ancak istenen vatandaşa ve işletmelere daha ucuz kaynak sağlanması, üretime ve yatırıma katkı sağlanması, tüketimin canlı tutularak döngünün tamamlanmasıydı. Ekonominin değerli bir ayağı olan inşaat için adeta can suyu olan konut kredilerinde konut fiyatlarındaki artış yetmeyince faiz oranlarındaki son durum insanı daha doğru düşünmeye sevk etti.

Ekonomist Oğuz Demir’in bu paylaşımı ilk etapta algılarımızı sarstı. 10 gün sonra sanki markete gidip etiketlere bakmışız gibi hissettik.

750 bin kredi aylık yüzde 3, yıllık maliyeti yaklaşık yüzde 43. Gösterge faizin %8,5 olduğu bir ortamda bu.

Ancak 2020 yılının aynı dönemleri, bundan 3 yıl önce, Mart ayının son haftasında, TCMB faiz oranlarının şimdikinden çok da farklı olmadığı ve pandeminin ilk günlerini yaşarken konut kredisi faiz oranlarının (bölge) 1 turuncu ile yazılmış) satırı) yüzde 11-11,50 bandında görülmektedir.

Daha sonra kurs, Eylül 2021’den (bölge 2) sonra değişir. Mavi çizgi Merkez Bankası ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti iken, kredi faizlerinde bir boşluk görülüyor. Son dönemde konut kredisi faiz oranlarında düşüş yaşayan bu grafikten bağımsız olarak piyasada farklı gerçeklerin olduğu söyleniyor. Konut fiyatları nedeniyle ihtiyaç kredisi başvuruları azalırken, bankaların kredi hacim artırım taleplerini karşılama konusunda genel bir isteksizlik olduğu biliniyor. Merkez Bankası’nın günden güne değişen makroihtiyati tedbirlerinin kredi ve mevduat iştahı üzerinde de etkili olduğu biliniyor.

İstanbul ortalama konut fiyatları baz alındığında 3 milyonluk konut için 10 yıl yani 120 ay boyunca ayda 77 bin TL taksit şartı aranıyor.

Faiz indirimlerinin amacı tüketimi canlı tutmak olduğu için faiz indirimleri bu durumda sorgulanmaya başlandı.

Bir de konut fiyatlarından kredi faizi kovalayan bir kesim var. Kaldıraç gibi biri aşağı iniyor ama son 1,5 yılda ikisi de yukarı çıkıyor.

Yüzde 40’ın üzerindeki yıllık maliyet ister istemez düşündürüyor.

Elbette merak ettiren gerçekler var.

Deprem tehlikesi nedeniyle kentsel dönüşüm kısmındaki kredi faizlerinde de herkesi aynı niyet sarıyor.

Kredinin 3 katı olmasa da üçte biri kadar peşinat da isteniyor.

Merkez Bankası saldırılarını sorgularken,

Bankaların öngörüsü de tartışılıyor.

Böyle bir oranda kredi kullanıp ev alır mıydınız?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu